Cami Sosyolojisi




Merhaba,


Eleştiri içerikli yazılar yazmanın söz konusu durumun detaylı incelemesine imkan sağladığını bildiğim için genelde üzerinde tartışma halinde olduğumuz konulara bu alanda öncelik vermeye çalışıyorum. Bunlardan biri de camilerin durumu.
Kimi erkeklere göre camilerin durumu gayet güzel, kimi erkekler camilerdeki kadın nüfusundan dolayı memnuniyetsiz, kimisi temiz tutulmadığı için şikayetçi, kadınlar dışlanmaları nedeniyle ve uygun genişlikte yahut temizlikte alanlara sahip olamadıkları için sessiz, ama idareci, çocuklar itilip kakılıyor ya da cami adabından bir haber ortalıkta gürültü yapıp koşturarak bulundukları mekanın kurallarından bir haberler, bazıları camilerin şirk yuvası olduğuna kanaat getirmiş durumda oldukları için Allah ile birlikte başkalarının adlarının yüceltildiği bu yerlerde ibadet edememekten şikayetçi … Bunun gibi durumları saymakla bitiremeyebiliriz, sonuçta kişiler ve beklentileri farklı farklı olabiliyor ancak mülkün sahibi Allah’ın bize bu konuyla ilgili Kuran’da nasıl tavsiyeler verdiğini incelemenin konuyu aydınlatmaya yardımcı olacağını düşünüyorum.


2:114- ALLAH'ın mescitlerinde, O'nun isminin anılmasına engel olan ve oraların yıkılması için çalışan kimseden daha kötü kim olabilir? Halbuki onların oralara ancak korkarak girmeleri gerekir. Onlar için dünyada rezillik, ahirette de büyük azap var.


7:29- De ki: "Rabbim adaleti emreder. Her mescitte dini sadece O'na ait kılarak O'na yalvarın. Sizi ilk yarattığı gibi O'na döneceksiniz."


7:31- Ademoğulları, mescitlere giderken süsleniniz. Yeyiniz içiniz; ancak oburluk ve savurganlık yapmayınız. O, oburları ve savurganları sevmez.


4:87- ALLAH: O'ndan başka tanrı yoktur. Gerçekleşmesi mutlak olan diriliş gününde sizleri biraraya toplayacaktır. ALLAH'tan daha doğru hadis sahibi kim olabilir?


6:48- Biz elçileri, ancak müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak gönderiyoruz. Kim Gerçeği onaylayıp kendini düzeltirse, onlara bir korku yok, onlar üzülmeyecekler de.


10:49- De ki: "ALLAH'ın dilemesi dışında, ben kendime dahi ne bir zarar ne de bir yarar verme gücüne sahip değilim. Her toplumun bir süresi vardır. Süreleri bitince ne bir an geciktirilir ne de öne alınırlar.


10:108- De ki: "Ey halk, Rabbinizden size gerçek gelmiş bulunuyor. Kim yola gelirse kendisi için yola gelmiş olur, kim de saparsa kendi zararına sapar. Ben sizden sorumlu değilim."


17:93- ...De ki: "Rabbim yücedir. Ben elçi olan bir insandan başka bir şey miyim ki!"


21:45- "Ben sizi ancak vahiy ile uyarıyorum" de. Ne var ki, sağırlar uyarıldıkları vakit çağrıyı işitmez.


25:25:26:27:28:29:30- Göğün bulut kütleleri halinde parçalanacağı ve meleklerin topluca indirildiği gün,O gün zalim kimse (üzüntüden) elini ısırıp şöyle der: "Keşke, elçi ile birlikte aynı yolu tutsaydım.""Vay bana, keşke falancayı arkadaş edinmeseydim.""Beni, bana ulaşan mesajdan saptırdı. Gerçekten, sapkın insanı yarı yolda bırakır."Elçi de "Rabbim, halkım Kuran'ı terketti" der.


38:65- De ki: "Ben sadece bir uyarıcıyım. Tek ve Egemen olan ALLAH'tan başka bir tanrı yoktur."


41:06- De ki: "Ben, sadece sizin gibi bir insanım. Bana, sizin tanrınızın bir tek tanrı olduğu vahyediliyor. O'na yönelin, O'ndan bağışlanma dileyin. Vay ortak koşanlara!"


45:6:7:8:11- Bunlar, sana gerçek olarak okuduğumuz ALLAH'ın ayetleridir. ALLAH'tan ve ayetlerinden sonra hangi hadisi onaylıyorlar?Vay haline her uydurukçu günahkarın!Kendisine okunan ALLAH'ın ayetlerini işittikten sonra, sanki onları hiç işitmemiş gibi büyüklük taslayarak direniyor. Onu acı bir cezayla müjdele.Bu bir rehberdir. Rab'lerinin ayetlerini inkâr edenler için iğrenç ve acı bir azap vardır.


46:09- De ki "Ben türedi bir elçi değilim. Bana ve size ne olacağını da bilmem. Ben, ancak bana vahyedilene uyuyorum. Ben apaçık bir uyarıcıdan başka bir şey değilim."


72:18:19:20:21:22:23:24- Mescidler sadece ALLAH'a aittir; öyleyse ALLAH ile birlikte hiç kimseyi çağırmayın. ALLAH'ın kulu kalkıp sadece O'na çağırdığında ona karşı (hayretten, hepsi) nerdeyse hepsi bir bütün oldular. De ki: "Ben sadece Rabbime çağırırım; ve O'na hiç kimseyi ortak koşmam."De ki: "Ben size ne zarar verme, ne de sizi doğruya iletme (irşad etme) gücüne sahibim."De ki: "Hiç kimse beni ALLAH'a karşı savunamaz, O'ndan başka sığınak da bulamam.""Ancak ALLAH'tan bir duyuruyu ve mesajını iletirim." Artık kim ALLAH'a ve elçisine karşı gelirse içinde ebedi kalacağı cehennem ateşini hakeder. Kendilerine söz verilen şeyi gördüklerinde kimin yardımcısının güçsüz ve sayıca az olduğunu görecekler.


Ulu-Camii-Bursa.jpg




















6:50- De: "ALLAH'ın hazineleri benim yanımda demiyorum size. Gizlilikleri de bilmiyorum. Size, bir melek olduğumu da söylemiyorum. Sadece bana vahyedileni izliyorum." Şunu da söyle: "Kör ile gören bir mi?"


6:51- Rab'lerinin huzuruna çıkacaklarının heyecanıyla dolanları bununla uyar: O'ndan başka bir sahipleri ve aracıları (şefaatçileri) yok. Belki korunurlar.


6:159- Dinlerini parçalara ayırıp mezhep mezhep olanlarla senin hiçbir ilişkin yoktur. Onların işi ALLAH'a kalmıştır; sonra onlara durumlarını haber verecektir.


7:28- Herhangi bir kötü şey işledikleri zaman, "Atalarımızı, ecdadımızı böyle yapar bulduk; ALLAH da bize öyle emretti" derler. De ki: "ALLAH kötü bir şeyi emretmez. ALLAH hakkında nasıl olur da bilmediklerinizi söylersiniz?"


7:32- De ki: "ALLAH'ın, kendi kulları için yarattığı süsleri ve güzel rızıkları kim haram edebilir?" De ki: "Onlar dünya hayatında gerçeği onaylayanlar içindir, ahirette ise sadece onlar içindir." Bilen bir toplum için ayetlerimizi böyle detaylı açıklarız.


7:33- De ki: "Rabbim, ancak kötü işlerin açığını ve gizlisini, günahları, haksız yere saldırmayı, kendilerine hiçbir otorite ve güç vermediği bir şeyi ALLAH'a ortak koşmanızı ve ALLAH hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır."


7:35- Ademoğulları, size içinizden elçiler gelip size ayetlerimi bildirdikleri zaman dinleyip kendilerini düzeltenlere ne bir korku vardır ne de onlar üzülürler.


7:36- Büyüklük taslayarak ayetlerimizi yalanlayanlar ise ateş halkıdır; orada ebedî kalıcıdırlar.


7:37- ALLAH'a yalan iftira edenden veya ayetlerini yalanlayandan daha zalim kim olabilir? Onların kitapta anlatılan payları kendilerine erişecektir. Elçilerimiz kendilerine gelip canlarını alırken: "Allah'ın dışında hizmet ettikleriniz nerede" dediklerinde, "Bizi terk ettiler" derler. İnkârcı olduklarına dair kendi aleyhlerinde tanıklık ederler.


62:9- Ey gerçeği onaylayanlar, cuma (toplantı) günü namaza çağrıldığınızda ALLAH'ı anmak için acele edin ve alışverişi bırakın. Bilseniz, bu sizin için daha iyidir.


62:10- Namaz bitince, yeryüzüne yayılarak ALLAH'ın lütfunu arayın ve ALLAH'ı sürekli anmaya devam edin.


62:11- Bazıları, bir ticaret veya bir eğlence gördükleri zaman, seni ayakta bırakıp oraya akın ettiler. De ki: "ALLAH'ın yanında bulunanlar eğlenceden ve ticaretten daha iyidir. ALLAH en iyi rızık verendir."


16:97- Erkek olsun, kadın olsun, her kim gerçeği onaylamış olarak iyi bir iş yaparsa ona bu dünyada güzel bir hayat bağışlarız ve yaptıkları iyi işlere karşılık ödüllerini de tam veririz.


33:35- Müslüman erkekler ve Müslüman kadınlar, gerçeği onaylayan erkekler ve gerçeği onaylayan kadınlar, söz dinleyen erkekler ve söz dinleyen kadınlar, doğru sözlü erkekler ve doğru sözlü kadınlar, sabreden erkekler ve sabreden kadınlar, saygılı erkekler ve saygılı kadınlar, yardımsever erkekler ve yardımsever kadınlar, oruç tutan erkekler ve oruç tutan kadınlar, iffetli erkekler ve iffetli kadınlar, ALLAH'ı çok anan erkekler ve çok anan kadınlar; işte ALLAH onların hepsine bağışlanma ve büyük bir ödül hazırlamıştır.


4:34- Erkekler kadınları gözetirler. Zira ALLAH her birine farklı yetenekler ve özellikler vermiştir. Zira erkekler evin geçiminden sorumludur. Erdemli kadınlar, (Tanrı'nın yasasına) boyun eğer ve ALLAH'ın korumasını emrettiğini (onur ve iffetlerini) tek başlarına bile olsalar korurlar…


3:195- Rab'leri onlara cevap verdi: "Ben, sizden hiçbir çalışanın yaptığını ödülsüz bırakmam, ister erkek olsun, ister kadın olsun; hepiniz eşitsiniz. Göç edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda işkence ve hakarete uğrayanlar, vuruşanlar, öldürülenler… Onların kötülüklerini örteceğim ve onları içlerinde ırmaklar akan bahçelere yerleştireceğim. ALLAH'tan bir karşılık olarak… En güzel karşılık ALLAH'ın yanındadır.


9:18- ALLAH'ın mescitlerini, ancak ALLAH'a ve ahiret gününü onaylayanlar, namazı gözetenler, zekâtı verenler ve ALLAH'tan başkasından korkmayanlar sıkça ziyaret ederler. Onlar, doğru yolu bulanlardandır.


9:107,108- Zarar vermek, inkârcılığı uygulamak, gerçeği onaylayanların arasını açmak ve önceden ALLAH ve elçisiyle savaşmış olanlara bir gözetleme yeri hazırlamak için mescit kullananlar da var. "Amacımız sadece iyiliktir" diye yemin ederler. ALLAH onların yalancılığına tanıktır.Böyle bir yerde ebediyen namaza durma. İlk günden itibaren erdemlilik üzere kurulan mescit, namaz kılman için çok daha uygundur. Orada temizlenmek isteyen insanlar vardır ve ALLAH temizlenenleri sever.


kadinlar-icin-mescit-yok-26739.jpg


Kuran ayetlerini okurken fark etmiş olacağınız gibi kadın ve erkeklerin hepsi Yaratıcı'larına karşı kul olmanın bütün sorumluluklarını (sevap ve günahları) ayni yükümlülükle paylaşırlar. Ancak yaptıkları işler neticesinde değerleri artar veya eksilir. Allah katında kadın veya erkek olsun en değerli insan,ancak takva/erdemlilik sıfatlarına sahip olandır. Ne kadın erkeğin hakimiyeti için yaratılmış ve ne de erkek kadının hakimiyeti için var edilmiştir. Onlar, sosyal hayatta birbirlerini tamamlamak için görevlendirilmişlerdir. Her iki cinsinde, yaratılıştan kaynaklanan farklılıkları ve üstünlükleri vardır. Ayrıca mescitlere giderken temiz kıyafetler giyinmemizi de öğütlemesine rağmen camiler ayak kokusundan ve pislikten maalesef geçilmiyor. Cami duvarları Allah ile aynı övgü mertebesinde birçok kişinin de ismiyle süsleniyor. Kulaklar Allah ve Kuran’dan çok daha fazla diğer kutsallaştırılmış konuları duyuyor. Kadınlar kapılardan kovulur gibi horlanıyor…


cemaat.jpg


Araştırmalarım sırasında www.sehirdusunce.com adlı sitede Esenler Belediyesi’nin bu konu hakkında yapmış olduğu bir panele gözüm takıldı. Politik görüşleri bir yana dursun doğru şekilde yapılan her türlü çalışmaya rastlamak beni ziyadesiyle mutlu ediyor doğrusu.


“Kadınlar Camiden Men Edilemez” konulu panelde bahsedilenlerden kısaca söz ederek yazımı bitirmek istiyorum:"Panelde konuşan İstanbul İl Müftü Yardımcısı Kadriye Avcı, İslam’da kadın ve cami konusuna değinerek, günümüzde kadınların camilerdeki varlığını ve İstanbul Müftülüğü’nün camilerle ilgili yaptığı düzenlemeleri anlattı. camiye giren kadınların sıkıntıya düşmemesi için yapılması gerekenleri anlatan Avcı, kadınların erkekler gibi camilerde namaz kılması için hiçbir engel olmadığını vurguladı. Avcı, “Çocuklar, kadınlar camilerde istenmiyor. Bu dinin değil midir camiler? Kadınları çocukları camiden men etmek İslami davranış değildir” dedi.


Camilerde Kadınlara Verilen Değere Bir Örnek


IMG-20160310-WA0001.jpg

IMG-20160310-WA0007.jpg


IMG-20160310-WA0008.jpg



















Günümüzde sosyal hayata daha aktif katılan kadınların namaz kılacak yer bulamamaları, camilerin fiziki koşulları, kadınların abdest alacak yer bulamamaları vb. gibi nedenlerden dolayı  camide namaz kılmaya gidemediklerini söyleyen Avcı, camilerin kadınlar için yapılmış bölümlerin perdeyle ya da paravanla ayrıldıklarını ve  camilerin çoğunda namaz kılma yeri olmasına rağmen abdest alma yerlerinin olmadığına dikkat çekti. Avcı, İstanbul İl Müftülüğü olarak camilerdeki bu olumsuz şartları  olumlu hale dönüştüreceklerini söyledi. İstanbul İl Müftülüğü olarak İstanbul’daki bütün camilerin kadınlar bölümlerini araştırdıklarını ve bir proje hazırladıklarını anlatan Avcı, hedeflerinin 3 bin camide kadınların namaz kıldıkları mekânlarda tuvaletlerin ve abdest alma yerlerindeki eksiklikleri tespit edip gidereceklerini belirtti.


Avcı’dan sonra panelde konuşan Dr. Hülya Terzioğlu da camilerin Müslüman toplumlar için önemine dikkat çekti. Yeryüzünün ilk mescidinin bir kadının evladı için su aradığı topraklarda olduğunu hatırlatan Terzioğlu, 21.yüzyılın gelişmişliğinin insan hakları, özgürlükler, kadın hakları gibi bir takım demokratik verilerle ölçülebilir olduğunu söyledi. Terzioğlu, bugün camilerde kadınların erkeklerle birlikte aynı mekanda namaz kılmalarında herhangi bir sorun teşkil etmeyeceğini belirtti. “Kadınlar camilerden uzak olmamalılar” diyen Terzioğlu “Derdimiz üstünlük meselesi değil. Biz öyle bir davaya girmeksizin, Allah ne mescitlerin maneviyatından, güzelliğinden, ne kadınları ne de erkekleri mahrum bırakmasın” dedi."


Toplumsal tekamülümüzün bir an önce daha yüksek seviyelere erişmesi dileğiyle...
Hoşçakalın.

Yorumlar