Peygamberlik ve elçilik makamı üzerine kişisel tespitim


Elçilik ve peygamberlik konusu ile ilgili çok kısa şeklide kişisel fikrimin ne olduğunu belirtmek istedim. Örnekler arttırılabilir ancak ayrım yapmak için yeterli olduğunu düşündüğüm 4 ayet hatırlatması yapacağım. 

19:51,22:75, 33:40 ve 40:34. 19:51'de "Kitapta Musa'yı an. O kendini tümüyle adayan biriydi. "Peygamber olan bir elçiydi" şeklinde aktarım yapılmaktadır. "peygamber olan bir elçiydi" anlatımına dikkat edin lütfen. Arapçasında resulen ve nebiyyen ifadeleri kullanılır. Nebi-peygamber, resul ise elçinin karşılığıdır. Bir de 22: 75 e bakalım " ALLAH meleklerden ve insanlardan elçiler seçer…Burada da n-nasi insanlardan kelimesine işaret eder, l-melaiketi de meleklerden. 33:40 ı da inceleyelim "Muhammed, adamlarınızdan herhangi birisinin babası olmadı. Ancak o ALLAH'ın elçisi (rasulü) ve son peygamber (nebi) oldu. ALLAH her şeyi iyi bilir." Muhammed peygamber de Musa peygamber gibi hem elçilik yapmış hem de peygamber soyunun getirdiği ayrıcalıklarla donatılmış ki Musa, Nuh ile birlikte taşınan insanların soyundandır. Bir zamanlar tüm insanlara üstün tutulan İsrailoğulları da o soydan gelir. (17:3) 

40:34 numaralı ayetle günümüze de bir yansıtma yaparak konuyu kapatmak istiyorum. "Daha önce Yusuf da size apaçık delillerle gelmişti; fakat size getirdiği mesajı sürekli olarak kuşku ile karşılamıştınız. Nihayet o ölünce, "ALLAH ondan sonra elçi göndermeyecektir (O son elçidir)" demiştiniz. ALLAH, kuşkuda sınırı aşanı böylece saptırır." 

Anlaşıldığı üzere 'peygamberlik' son olarak Muhammed peygamber ile gelmiştir ancak Allah dilediği insan kullarından ve meleklerden elçiler seçer ve henüz elçilik makamı bitirilmemiştir. Alllah'ın merhameti kulları üzerinde geniştir ve Allah kullarına öğüt vermekten ve yardım etmekten usanmaz. Allah mesajını istediği yere koyar ve istediği kişi ile kullarına merhamet etmek için ulaştırır. Allah gizliyi, açığı bilendir. Dilediğini yönetime koyar, dilediğini de yönetimden çeker alır. Güç ve kuvvet yalnızca ona mahsustur. Yerin ve göklerin yönetimi ona aittir. Eğer biliyorsanız onun hükmü dışında hüküm vermeyin ve insanları onun hükmü dışında değerlendirmeyin. Bence büyüklerden biri olan, Allah'ın en büyük mucizelerinin sağlaması olan, Kur'an içinde yer alan 19 sayısal kodlu kapalı sistemini halklara duyuran Reşat Halife'ye bu işaret Allah tarafından verilmiştir ve onun elçi olduğuna dair sağlam bir kanıt taşımaktadır. 

O iyi bir insan ve birtakım duyurularla görevlendirilmiş bir elçiydi. Hiçbir zaman anlattıkları için para istediğini duymadım, yanlışlarının kendinden olduğunu doğrunun ise sadece Kuran içinde yer aldığını söylediği kulağıma geldi. Allah'ı tek başına övmekten çekinmedi, şeytanın üzerindeki planlarına karşı sert, gerçekten inananlara ise merhametli oldu. Gördüğüm duyduğum birçok şey ile ben buna kanaat getirdim ve anlattıklarını inceledim. Tarafımdan bir sorun ile karşılaşmadım. Onun yanlışları kendindendir ve her peygamber ve elçi kendisine atanan bir şeytan ile mücadele etmekle yükümlüdür ki Reşat da Allah'ın elçisi olan bir kuldur. (22:52- Senden önce, arzularına sapkının karışmadığı hiçbir elçi ve hiçbir peygamberi göndermedik. ALLAH sapkının attığı şeyleri ortadan kaldırır ve sonra ALLAH ayetlerini sağlamlaştırır. ALLAH Bilendir, Bilgedir.) 

Bana ulaşan mesajından ve çabasından dolayı kendisinden razıyım. Allah'tan onun adına merhamet ve iyi bir mevki niyaz ediyorum. Bu konu hakkındaki fikrim budur. Umarım tecrübelerim ve aktardıklarım ile bu konu hakkında düşünen kişilere bir fayda sağlayabilmişimdir.

Hoşça kalın!

Yorumlar